İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), 2017 yılında Bakanlar Kurulu Kararı ile rezerv yapı alanı ilan edilen Sultangazi ilçesi Yunus Emre Mahallesi’nde kentsel dönüşüm projesi hazırladı.
488 konut, 19 ticaret olmak üzere toplam 507 bağımsız birim ile 1 kreş, 1 mahalle evi ve kapalı otoparktan oluşan projenin temeli, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katıldığı törenle atıldı. Rezerv konutlarının üretimi konusuna önem verdiklerini belirten İmamoğlu, “Bugün temelini atacağımız Sultangazi Yunus Emre Mahallesi Rezerv Konut Projesi de bu bölgede riskli yapılarda yaşayan hemşerilerimiz için hayat kurtaran bir çözüm olacak” dedi.
“VAATLER KONUSUNDA SİCİLİMİZ TEMİZ”
İmamoğlu, “ İştirak şirketimiz KİPTAŞ ve belediyemizin Deprem Risk Yönetimi Ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanlığı aracılığıyla hayata geçireceğiz projemizi projenin en kısa zamanda bitirileceğinden hiç kimse şüphe duymasın. Çünkü biz verdiği sözü tutma vaatlerini zamanında yerine getirme konusunda sicili çok temiz bir yönetimiz” diye konuştu.
İmamoğlu, şöyle devam etti:
-Hem bizden önce hiç olmadığı kadar çok konut ürettik hem de hepsini zamanında hatta zamanından önce tamamlayıp teslim ettik.
-Üstelik KİPTAŞ’ı Türkiye’de sabit taksitle sosyal konut üreten tek kurum haline getirdik. Aynı zamanda, KİPTAŞ’ın tarihinde en fazla riskli yapı yenileyen yönetim olduk.
-Seçim meçim dinlemiyoruz, seçime dönük insanları aldatmıyoruz. Bitmeyen projeleri bitirdik demiyoruz.
-Daha henüz rayları bile olmayan yere bir tane tramvay getirip tramvayı bitirdik demiyoruz. Bunları yaptılar 2019’daki seçimden önce. Biz bunu yapmıyoruz.
“DEPREME HAZIRLIĞIN PARTİSİ OLUR MU?”
-Bu millet ayrıştıran, bölen zihniyete teslim olmadı, olmayacak. Buna fırsat vermeyecek.
-Vatandaşa partisine göre hizmet etmeye kalkanlara ne yapacak? O sandıkta o güzelim, vatandaşın eli var ya o demokrasinin nimeti, o sandıkta haddini bildirir.
-Allah aşkına, depreme hazırlığın, bakanlığı, belediyesi, o partisi bu partisi olur mu? Olmaz. Partisi yok, belediyesi yok. Devletin bütün kurumları el birliğiyle kimin ihtiyacı varsa onun yanında olmak zorunda.
-Biz bu anlayışla çalışmayı ve bu ayrımcı zihniyete doğru yolu göstermeyi, bu ayrımcılığı, bu seçimde vatandaşımız cezalandıracak ve bu ayrımcılığı tümden tarihe gömeceğiz. Onların bile aklını başına getireceğiz.
“ONLARIN VATANDAŞA VEREMEYECEKLERİ ÇOK HESABI VAR”
-Milleti tehdit edenin tek anlayışı vardır; milletinden korktuğu içindir. O korktuğu güne kadar tehdit eder.
-Siz gücünüzü göstereceksiniz. Gösteriyorsunuz zaten. Oyunuzu size tehdit edene vermeyeceksiniz. Size hizmet edene vereceksiniz. O sandıktan bir gün sonra o tehdit ne olacak biliyor musunuz?
-Kuzuya dönecek. Bizimle yan yana gelmekten kaçıyorlar. Niye kaçıyorlar biliyor musunuz? Çünkü onların vatandaşa veremeyecekleri çok hesabı var. Allah’ıma şükür bizim yok. Onun için ben pazarlardayım.
-Pazarcı esnafının tezgahındayım. Bir annenin yanındayım. Bir teyzemin elini öpüyorum. Bir evladımızı kucağımıza alıyorum. Her yerde de öyle olacağım. Öyle olamadığım gün, ‘bu makamlarda işim yok’ deyip çeker giderim. Allah öyle bir gün göstermesin.”
RAKİBİ KURUM’A: SOKAKLARDA GEZEMİYOR”
-Bizim geçmişimizde tutulmamış sözler, yanlış işler yok. Bakın kentsel dönüşüm sürecinde hiç kimseyi mağdur etmedik, etmeyiz. Ama onlar vatandaşın halinden anlamadıkları için büyük mağduriyetlere yol açtılar…
-Biz milletimizi mutlu etmek için çırpınıyoruz. Onlar bir kişiyi mutlu etmek için çırpınıyorlar. Aradaki fark bu. İstanbulluları evlerinden semtlerinden ettiler.
-Yarım kalmış projelerle evsiz bıraktılar. O sebeple sayın Murat Kurum bu şehrin sokaklarında gezemeyip gezemiyor, gezemeyecek.
-Görmüşsünüzdür geçen gün TOKİ’de verdiği sözü tutamadığı için mağdur vatandaşlar kendisini protesto ediyor. O ‘Allah razı olsun’ diyor. Kendisini alkışladıklarını zannediyor. Çünkü niye biliyor musunuz?
-Bunlar, bunların kulakları vatandaşın dertlerine tıkalı tıkalı duymuyorlar vatandaşın sesini. Ben vatandaş bir çığlık attı mı dönüp ona bakıyorum ne diyor diye onlar onu duymuyor.
-Burada birçok insan yani mağduriyetlerini dile getiriyor. Onun bile durmuyor. Onun için mağdurun feryadına, mazlumun ahına bunların kulakları tıkalıdır. Vatandaş 31 Mart’ta ne yapacak? O tıkalı kulakları sağlam bir çekecek.